İştahınızı kontrol edememekten iradenizin kuvvetli olmamasından mı yakınıyorsunuz? Bu durum kan şekerinizle ilgili olabilir. Eğer kan şekeri seviyeniz gün içinde düzgün bir şekilde seyrediyorsa, yemek yeme isteğiniz de buna paralel olarak istikrar gösterir. Ancak gün içinde kendinizi saatler süren açlığa mahkum ediyorsanız, vücudunuz bu kez yemeğe karşı aşırı istek gösterir ve siz de buna cevap verirsiniz.
Tabii ki tıksa basa yiyerek.
Dört saat kadar aç durduğunuzda kan şekerinizde düşmeler gerçekleşebilir. Bu yüzden, kendinizi mutfakta buzdolabının önünde yiyecek ararken bulmanız işten bile değil. Böyle durumlarda özellikle kan şekerinizin artmasına sebep olan karbonhidratlı besinlere yönelirsiniz.
Buradaki asıl problem, kan şekerindeki hızlı artışın pankreasın insülin akışını engelliyor olması. Yani bu hormon kan şekerinizin düşmesine sebep olmakla kalmıyor, vücutta yağın depolanmasına da neden oluyor.
Bu durum sizi şekere ve nişastalı yiyeceklere yönlendiriyor.
Kan şekerinizi kontrol altına almanın en etkili yolu ise, tabii ki meyve suyu ve unlu mamuller gibi şekerli yiyeceklerden kaçınmaktır.
Düzenli yemek yiyin. Yaklaşık 3 saatte bir açlığınızı bastırmak için ufak porsiyonlu yiyecekler yiyebilirsiniz.
Her öğün muhakkak protein ve yağ tüketin. (Et, peynir, yumurta ve fındık gibi).
Aldığınız ekmek, makarna, pirinç gibi tahıl ürünlerinin yüzde 100 doğal olduğundan emin olun. Doğal tahıllar lif içerir ve kan şekerinizi olması gereken seviyede tutar.
1.İştahınızı her daim kontrol altında tutmak için, bozdolabınızı sağlıklı besinlerle doldurun. Düzenli yemek yiyip, protein ve sağlıklı yağları öğünlerinize mutlaka ekleyin.
2.Öncelikle kendinize kesin hedefler koymalı ve bir zaman çizelgesi belirlemelisiniz. Bir işi başardığınızdan yüzde 100 emin olduğunuz zamanı bilmek gerçekten önemlidir. O halde hedeflediğiniz zaman aralığını belirleyip, bu süreci bir an önce başlatın! Böylece hedefinize ne kadar yaklaştığınızı ya da ne kadar uzaklaştığınızı bilecek ve ona göre motive olacaksınız. “Hedefime ulaşmama 2 hafta kaldı, biraz daha gayret” cümlesi sizi fazlasıyla kamçılayabilir.
3.Sizi motive edecek ekstra şeyler bulmalısınız. Yeni şeyler bulmak, gerçekten işe yarar. Örneğin, diyetinizi tanımlayarak, yaşamınızın kalitesini belirleyebilir ve sağlığınızı daha güçlü kılabilirsiniz. Çünkü migren, mide ekşimesi, sivilceler, ağızda oluşan yaralar, uyku düzeni gibi rahatsızlıklar dolaşım sistemi ile ilgili olarak, ortak bir şekilde oluşur. Ancak pozitif olmak her zaman daha iyi hissetmenizi sağlayarak, güven kazanmanızda size yardımcı olacaktır; emin olun!
4.Pekâlâ, herkes gibi siz de zaaflarınıza boyun eğiyorsunuz. Peki, ya sonraki adımınız ne olabilir? Şöyle bir düşünelim. Öncelikle, tek bir öğünün diyetinizi belirlemediğinin altını çizmeliyiz. Bu yüzden bir öğünde aşırıya kaçtığınızda başarısız olduğunuzu ve bunun hep böyle devam edeceğini zannetmeyin. Bunu şöyle de değerlendirebiliriz: Gün içinde atıştıracağınız 5 hafif öğün ve sağlıklı yiyeceklerle bir günün yüzde 80’ini sağlıklı beslenerek geçirebilirsiniz.
5.Bunu daha önceden de duyduğunuzdan eminiz. Ancak, 6 ila 8 saat arasında uyur ve hemen sonrasında kahvaltı yapmadan işe giderseniz, vücudunuz buna tepki gösterir. Bu durumda vücudunuz, çok kolay tedarik edilebilinen bir şeker arayışına giriyor. Uzmanlar, en tehlikeli yiyeceklerin kaçınmak zorunda olduğumuz zararlı yiyecekler olduğunu belirtiyorlar. Çünkü, bu yiyecekler şekerli ya da yağ oranı yüksek karbonhidratlı gıdaları kapsıyor. Bu da alınan boş kaloriler demek.
6.Rejiminiz için mutfağınızda farklı bir devrim yapmaya hazır mısınız? O halde ne duruyorsunuz? Buzdolabınızı temizleyin ve sonrasında içini badem, fındık, peynir, meyve, sebze, konserve balık, tavuk ve somon balığı ile doldurun. Aynı şeyi iş yerinde de yapın. Abur cubur yiyecekleri ortadan kaldırmak, diyetiniz için çok önemli. Bu nedenle artık kafelerde olur olmaz şeyler yemeye ara verseniz iyi olur.
7.Tatlı yiyecekleri kim sevmez ki? Tabii ki herkes sever. Özellikle kurabiyeleri. Ancak, organik şekerden yapılsalar da kurabiyeler abur cubur olarak değerlendiriliyor. Eğer bir kurabiye yiyecek olursanız, diyet planınızın saptığını kabul ederek, kaldığınız yerden devam edin! Bunun sağlıklı olduğuna kendinizi inandırmak, kötü bir alışkanlıktan başka bir şey olmayacaktır. Zararın neresinden dönülse kâr!
8.Açlık size ne ifade ediyor? Bir saat kadar önce yemek yemiş olsanız bile tatlı bir şeyler atıştırmayı deneyin. Bakalım ne olacak. Kızarmış, kocaman bir biftek yediğinizi hayal edin. Eğer gerçekten açsanız, biftek gözünüze gerçekten güzel görünecek ve yemek isteyeceksiniz. Eğer iyi görünmüyorsa, beyniniz sizi kandırıyor demektir. Size önerimiz, farklı işlere odaklanmayı deneyin ve çevrenizi tamamen değiştirin.
9.Her ne kadar yemek yemek sizi mutlu etse de, yemek yemeden önce, bu yemeğin sizi amaçlarınıza ne kadar yaklaştırdığını ya da uzaklaştırdığını düşünün. Bu yöntem, sizi yalnız kaldığınızda yapmış olduğunuz zayıf seçimlerden kurtaramaz elbette. Yani moralinizin bozuk olduğu bir gün, evde tek başınıza bir kutu dondurma yiyebilirsiniz. Ancak, yedikten sonra ne kadar pişman olacağınızı unutmayın.
Kaynak
0 yorum:
Yorum Gönder